Hepimizin hayatında zamanın bize yetmediği konusunda şikâyetleri vardır. Sosyal medya konusuna girmeden önce zamanın etkin kullanımı ile ilgili, kendi hayatımı baz alarak sayısal bir örnek vereceğim. Örneği inceledikten sonra, kendinize göre hesabı aynı sistemle siz de yapıp kendi rakamınızı bulabilirsiniz.

Ben 26 yaşında ilk arabamı satın almıştım. Bir aksilik olur da ölmezsem, yaklaşık 56 yaşıma kadar araba kullanacağımı öngörüyorum. Öngörü ile itirazları olan olursa, aynı hesaplamayı rahmetli olmuş bir akraba ya da tanıdıkları üzerinden de yapabilirler.

Hesabımıza başlarsak ben 56-26=30 yıl araba kullanacağım. Son 10 yılda ortalama olarak günde 55 km yol yaptığımı düşünüyorum. Aracımın 100 km’deki, şehir içi ve şehir dışı karma yakıt tüketimini 8,5 litre olarak alıyorum. Günümüz yakıt fiyatlarına göre aracımın yakıt deposunu 300.-TL’ye (80litre) doluyor (örnekte önemli olan yakıt deponuzun büyüklüğü ya da bu kitabı 10 yıl sonra okuduğunuzda yakıt fiyatlarının değişmiş olacağı değil).

Benim alışkanlık olarak yakıt istasyonuna her girişimde 100.-TL’lik yakıt aldığımı düşünelim.

30 yılda, günde 55 km yol yaparak, hayatım boyunca aracım ile toplamda 30x365x55=602.250.-km yol yapacağım. Demek ki (602250/100)x8,5=51.191.- litre yakıt kullanacağım.

Şimdi burada hesabımızı 2 alternatife göre yapacağız ve çıkan sonuçları kıyaslayacağız.

Önce mevcut durumumuza bakalım…

Hayatım boyunca 51191/(80/3)=1920 kez akaryakıt istasyonuna uğrayacağım.

Akaryakıt istasyonuna her yakıt alma işlemimin ortalama 10 dk. sürdüğünü düşünelim. Demek oluyor ki hayatımın 19200 dakikasını akaryakıt istasyonunda geçireceğim.

Bana bu süre mantıksız geldi. O zaman akaryakıt satın alma sistemimi depomu “fullemek” üzerine değiştirip hesabın 2. alternatifine geçelim.

Aracın deposunun üçte birini doldurduğumda akaryakıt istasyonunda 10 dk. geçiriyordum. Depomun tamamını doldurursam bu süre 15 dakikaya çıkıyor. Şimdi hesabı tekrar yapalım.

Bu yeni durumda hayatım boyunca 51191/80=640 kez akaryakıt istasyonuna uğrayacağım. Akaryakıt istasyonunda geçirdiğim süre 15 dakikaya çıktığına göre hayatım boyunca toplamda 640×15=9600 dakikamı akaryakıt istasyonunda geçireceğim.

Her seferinde 100.-TL’lik yakıt alma yani depomun üçte birini doldurma alışkanlığımı, depomun tamamını doldurma alışkanlığıma dönüştürdüğüm zaman hayatım boyunca 19200-9600=9600 dakika zaman kazanmış oluyorum. Yani bu yeni alışkanlığı edinmeseydim, bir sandalye alıp arta kalan sürede hiçbir şey yapmadan 9600/60=160 saat yani 160/24=6,67 günü akaryakıt istasyonunda oturarak geçirecektim.

Hangimiz hayatının yaklaşık 7 gününü yani 1 haftasını hiçbir şey yapmadan bir akaryakıt istasyonundaki koltukta oturarak geçirmeyi göze alabiliyor?

Sanırım hiçbirimiz…

Bu örneğe, onlarca çok basit örnek ve hesap ekleyebiliriz. Şimdi zamanımızı etkin kullanmayı daha iyi anladığımızı, sevdiklerimize ve keyif aldığımız şeylere daha çok vakit ayırabilmenin yolunu bulduğumuza göre bu konuyu sosyal medyaya bağlayalım.

Hepimiz markete alışverişe gittiğimizde, kasada dakikalarca ödeme kuyruğunda beklemişizdir. Akıllı telefonunuz yanınızda olmazsa etrafı seyretmekten başka yapacak pek bir alternatif yok gibi görünüyor. Oysa sosyal medya üzerinden gündemi, sevdiklerimizin hayatlarındaki gelişmeleri takip etmeniz bu süreleri değerlendirmek ve sıkılmadan geçirmek için iyi birer alternatif.

Zamanı doğru kullanamadığınız sürece hayatınızdaki her şey size zararlı bir hal alabilir. Sosyal medyadaki zaman yönetiminizi de doğru yaparsanız hayatınıza katacakları ve faydaları tartışılmazdır. Yeter ki akaryakıt istasyonu örneğinde olduğu gibi bir sandalyeye oturup elinizde akıllı telefonunuz ile zaman öldürmeyin.

Bu arada araba kullanmak, zaman ve sosyal medya kavramlarını birleştirince, trafikte araç kullanırken geçen zamanı “değerlendirmeyi” düşünmediğinizi umuyorum. Araba kullanırken telefon ile konuşmak hele ekrana odaklanarak sosyal medya programlarını kullanmak, kazalara ve telafisi imkânsız üzüntülere neden olabiliyor.

Bu edenle binlerce TL ödeyip aldığımız akıllı telefonlarımıza bir araç kiti hediye etmemiz ve dikkatimizi “yola vermemiz” şart.

Doğru zaman yönetiminizin sizi başarıya taşıması dileğim ile…

Sevgimle kalın…