19 yarışlık takvimin ilk üç yarışını geride bıraktık. Bundan sonra her yarış sonrası yarış akışını, yorumlarımı, F1 dedikodularını sizlerle paylaşacağım.
Avustralya, Malezya ve Bahreyn’i tamamladıktan sonra sıra geldi 20 Nisan’daki “Çin GP”ye…
Ama madem ilk üç yarış geride kaldı, dört F1 kafadarı arkadaşımla “2014 Yarış Takvimi” başlangıcındaki sohbetimizle size merhaba diyeyim…
Yıllardır yarışları televizyondan izleyen F1 fanatikleri, yarışı sunan kişinin “çok konuşmasından” şikâyet ederler çünkü F1’in keyfi araçların motor sesindedir. Yarış izlenirken televizyonun sesi sonuna kadar açılır… Hele bir de pistteyseniz kulaç tıkaçlarına ne gerek var, başınız çatlayana kadar motor sesine doyarsınız! Gelin görün ki F1’de, V8’den V6’ya geçiş dedikoduları ilk çıktığında bizim de motor sesiyle birlikte keyfimizin de biraz düşeceği endişelerimiz başlamıştı. Şimdi alıştık yeni 15.000 RPM limitli, 100.000 RPM Turbo sesi destekli V6 mırıldanmalarına; ne diyelim “Allah V4’ten korusun!” yoksa sonumuz Go Kart…
Beş F1 kafadarı olarak diğer bir sıkıntımız da bu “mühendislik” konusu… Eskiden yarışlara odaklanan biz fanatikler artık yeni “çıkacak!” kural dedikodularına odaklanır olduk. F1, V12’leri ve pilotların kaprislerini hak eden, ihtişamını biraz da yüksek giderlerinden sağlayan bir spordu sanki!
2006’daki Michael Schumacher’in Bridgestone’a savurduğu “lastik tehditi”ni hatırlamayanınız var mı? Hani “Michelin çıkarsa Bridgestone lastik tekeli olacak! Ya bana özel lastik üretir ya da F1’i bırakırım” haberleri nasıl da yarışlardan daha konuşulur hale gelmişti. Kaldı mı şimdi böyle “kapris” yapabilecek markaya sahip pilotlar! Artık varsa yoksa daha az yakıt, çift ERS (Enerji Kurtarma Sistemi), batarya kapasitesi, sezon boyunca sekiz yerine beş motor hakkı, şu bu… Oldu olacak araçların sürtünme katsayılarını da sıfıra indirmek için zeytinyağına batırıp öyle yarıştıralım…
Neyse, gelelim Çin’e… Şangay pistiyle ilgili aynı cümleleri arama motorlarına yazdığınızda zaten bulabilirsiniz. “Kopyala-yapıştır”a gerek yok.
Çin GP, özellikle Ferrari için çok önemli. Takımlar sıralamasında “Mercedes” açık ara önde. Ferrari pilotu Fernando Alonso’nun “Mercedes olağanüstü” demeci bende “Doğruyu söylemek gerekirse!” cümlesinin ruh halini doğuruyor. Nasıl ki her zaman “Doğruyu zaten söylemek gerekiyorsa!” Mercedes de zaten olağanüstü olmak zorunda… Alonso’nun söylediğinden çıkarmamız gereken; Ferrari’nin göstermesi gereken performansı, “geçen yıllarda da olduğu gibi!” göstermediği…
Yeni parçalar ve güncellemelerle Ferrari’nin Çin GP’den itibaren ibreyi yukarı çevireceği yönünde görüşler olsa da Alonso’nun yavaş yavaş diğer takımlara göz kırpmaya başladığını da düşünmüyor değilim!
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.